Hizmetlerimiz
Kaş ve Sakal Ekimi
Estetik görünüş günümüzde insanların çok önemsediği bir durumdur. Yüz, insanın dışarıya açılan penceresidir. Yüz, görüntü ve gülüş estetiğinde dişlerle birlikte en öneli organdır. İnsanlar, doğuştan veya çeşitli hastalıklar ya da trafik kazaları, ev ve iş kazaları gibi dış etkiler sonucu yüz estetiğini olumsuz etkileyen rahatsızlıklar yaşayabilmektedirler. Bu durumlar kişilerde psikolojik rahatsızlıklara yol açmakta, yaşama sevincini azaltmakta ve onların sosyal yaşamlarını etkileyebilmektedir.
Her geçen gün yaşanan tıbbi gelişmeler yüz estetiğinde de kullanılmaya başlanmıştır. Artık saç ekimi gibi kaş ekimi de başarılı bir şekilde yapılabilmektedir. Yaşanan kazalar, yanık tedavileri, bazı hastalıklara bağlı kaş dökülmesi problemi veya doğuştan hiç kaş çıkmaması hali, kaş ekimi uygulamasıyla tedavi edilebilmektedir.
Kaş ekimi genellikle seyrek kaşlı kadınların ya da herhangi bir nedenden ötürü kaşlarında dökülme yaşayan kişilerin başvurduğu bir ekimdir. Kaş ekimi yöntem olarak saç ekiminden farklı değildir ve aynı şekilde genellikle FUE yöntemi ile yapılmaktadır. Operasyon yaklaşık olarak iki saat sürmekte ve lokal anestezi altında yapılmaktadır. Merkezimizde bulunan özel bir lokal anestezi cihazı sayesinde acısız ve ağrısız bir şekilde lokal anestezi işlemi yapılmaktadır. Ekilen kaşlar kişinin ense bölgesindeki donör bölge diye adlandırılan alandan alınmaktadır. Alınan kökler kaş bölgesinde uygun yönlerle açılan kanallara tek tek yerleştirilmektedir.
Erkeklerde sakal ve bıyıkların çıkmaması, seyrek olması veya dökülmesi gibi durumlarda yapılması gereken şey sakal ve bıyık ekimi işlemidir. Sakal ekimi işlemi bıyıklar için de uygulanabilir. Sakallar çeşitli sebeplerle çıkmayabilir veya dökülebilir. Veya ameliyat veya yara izi sebebiyle o bölgede sakal kılı çıkmıyordur. Bu genetik sebeplerden kaynaklanabileceği gibi yaşanan bir hastalık dolayısı ile de olabilir. Ancak hangi sebeple olursa olsun, erkek estetiğinin ayrılmaz parçası olan sakalların seyrek olması veya dökülmesi can sıkıcı bir durumdur. Özellikle ara ara dökülerek seyrekleşen sakallar rahatsız edici bir görüntü oluştururlar. Bu yüzden yapılabilecek en etkili mantıklı ve kesin sonuç veren uygulama sakal ekimi olacaktır.
Detaylar
SDY Hair Saç Sorunları Merkezi
Kaş ekimi genellikle seyrek kaşlı kadınların ya da herhangi bir nedenden ötürü kaşlarında dökülme yaşayan kişilerin başvurduğu bir ekimdir. Kaş ekimi yöntem olarak saç ekiminden farklı değildir ve aynı şekilde genellikle FUE yöntemi ile yapılmaktadır. Operasyon yaklaşık olarak iki saat sürmekte ve lokal anestezi altında yapılmaktadır. Merkezimizde bulunan özel bir lokal anestezi cihazı sayesinde acısız ve ağrısız bir şekilde lokal anestezi işlemi yapılmaktadır. Ekilen kaşlar kişinin ense bölgesindeki donör bölge diye adlandırılan alandan alınmaktadır. Alınan kökler kaş bölgesinde uygun yönlerle açılan kanallara tek tek yerleştirilmektedir.
Kaş ekiminden sonra ekilen kaşlar yaklaşık 10 gün sonra şok dökülme dediğimiz sürece girmekte ve tamamına yakını dökülmektedir. Bu gerçek sadece kaş ekiminde değil tüm ekimlerde geçerlidir. Dökülen kaşlar tekrardan 3 ay sonra yavaş yavaş çıkmaya başlamakta ve 5. ayın sonunda tam olarak çıkmış olmaktadır. İyi bir görüntüye 5. ayın sonunda ulaşmak mümkündür.
Kaş ekiminden sonraki süreçte hastalarımızın en çok şikayet ettiği konu ekilen köklerin saç kökü olmasından ötürü sürekli büyüme eğiliminde olmasıdır. Ekilen kökler saç kökleridir ve genetiğinde sürekli uzama olduğundan sürekli bakım ve uzamasından ötürü kesime ihtiyaç duymaktadır. Kaş ekimi yaptırmak isteyen hastalarımıza bu durum hakkında mutlaka ön bilgilendirme yapmaktayız. Genellikle hastalarımızın bu konu hakkında bilgi sahibi olmadıklarının ve ekilen kaşların diğer kaşlarla aynı uzunlukta kalacaklarına inandıklarını gözlemlemekteyiz. Bu tamamen operasyondan sonraki sürecin doğru anlatılmamasından kaynaklanmaktadır.
Erkeklerde sakal ve bıyıkların çıkmaması, seyrek olması veya dökülmesi gibi durumlarda yapılması gereken şey sakal ve bıyık ekimi işlemidir. Sakal ekimi işlemi bıyıklar için de uygulanabilir. Sakallar çeşitli sebeplerle çıkmayabilir veya dökülebilir. Veya ameliyat veya yara izi sebebiyle o bölgede sakal kılı çıkmıyordur. Bu genetik sebeplerden kaynaklanabileceği gibi yaşanan bir hastalık dolayısı ile de olabilir. Ancak hangi sebeple olursa olsun, erkek estetiğinin ayrılmaz parçası olan sakalların seyrek olması veya dökülmesi can sıkıcı bir durumdur. Özellikle ara ara dökülerek seyrekleşen sakallar rahatsız edici bir görüntü oluştururlar. Bu yüzden yapılabilecek en etkili mantıklı ve kesin sonuç veren uygulama sakal ekimi olacaktır.
Sakal ekimi yapılırken, ekilecek kıl kökleri de tıpkı saç ekimindeki gibi enseden alınmaktadır. Bazı erkeklerde hem saç hem de sakalda dökülme birlikte görülür. Bazen de saçlarda hiçbir sorun yokken sadece sakalda dökülme veya seyreklik vardır. Her iki durumda da, ensede bulunan saçlar nakle ve ekime müsaitse sorun çözülür.
Sakala ekilecek saç kökleri enseden FUE yöntemi ile alınarak, sakal bölgesine tek tek yerleştirilir. Ekilen saç kökleri, sakal bölgesinde de önceki özelliklerini korurlar ve uzamaya devam ederler. Ancak çok sık aralıklarla ekilmeleri halinde beslenmeleri zorlaşacağından uzamaları geç olur veya hiç uzamazlar. Bu yüzden ekilme sıklığı beslenmeyi ve uzamayı sağlayacak şekilde ayarlanmalıdır. Sakal ekimi yapıldıktan sonraki 4 ila 6 ay arasında kıllar uzamaya başlar. Hala belirgin boşluklar varsa sakal ekimi uygulaması yenilenebilir.
Yara izlerini dahi kamufle edebilen sakal ekimi, köselik halinde dahi sonuç vermekte ve psikolojik sorunlar ortadan kaldırılabilmektedir. Sakal ekiminde sadece FUE yöntemi uygulanmalıdır. FUT yöntemi sakal ekimi için uygun değildir. FUE yönteminde çok ince iğnelerle alınan kıl kökleri aynı anda ciltte herhangi bir kesi oluşturulmadan, delikler açılarak içine yerleştirilir. Ekim süresi daha kısa olduğu için köklerin hava ile temas ederek ölmesi de engellenmiş olur. Bu yüzden FUE yöntemi sakal ekimi için daha uygun kabul edilir.
Sakal ekiminde ekim sıklığı kişinin talebine göre değerlendirilir. Ekim çizgisi de kişinin isteğine bağlı olarak oluşturulur. Eğer yapılan ekim beklenen sonucu vermezse, yeni bir operasyonla ekim yapılabilir. Dikkat edilmesi gereken konu, kılların çıkış yönlerine uygun ekim yapılmasıdır.
Sakal ekimi uygulamasında, ekim yapılacak alan kısmen seyrek olan veya küçük açık alanlar ise, sakalın daha gür ve sık olduğu alandan alınan kılların istenilen bölgeye ekilmesi yoluyla da işlem yapılabilir. Örneğin genelde istenmeyen elmacık kemiği üzerinde uzayan kıllar alınarak, çıkması istenen bölgeye ekilebilir. Kişideki kıl durumuna bağlı olarak ve eğer ekime müsaitse, ense kıllarının yanı sıra boyun, göğüs veya yüzün diğer bölümündeki kıllar kullanılarak sakal ekimi yapılması mümkündür. Bu tamamen kişideki kıl durumuna ve kılların ekime uygun olup olmamasına bağlıdır.
Erkekleri rahatsız eden durum sakalın seyrek olmasından çok belirgin alanlarda hiç sakalın çıkmamasıdır. Çünkü sakal saç gibi değildir. Tamamen genetik yapıya ve bünyeye bağlı olarak seyreklik veya sıklık durumu vardır. Yani santimetrekareye kaç kıl düştüğünden çok, istikrarlı bir dağılım daha önemlidir. Gözle fark edilir kadar büyük bir alanda sakal çıkmıyorsa, o zaman bir sorun vardır ve kişi sakal ekimi için uygun kabul edilir. Ancak kişisel tercihe bağlı olarak daha sık sakala sahip olmak isteyen kişiler için sakal ekimi yapılmasında herhangi bir sakınca yoktur.
Eğer sakal kaybı bölgesel ise sakalın yüzdeki bütünlüğünü sağlamak ve estetik oluşturmak açısından, yüzün diğer bölümlerindeki sakalların sıklık durumuna bağlı olarak nakil ve ekim yapılır. Ancak kişide hiç sakal yoksa tamamen hastanın talebine bağlı olarak ekim sıklığı ve sakal çizgisi belirlenir. Tamamen köse olan birinde sakal ve bıyık için ortalama 3000 kök yeterli olabilmektedir. Sadece bıyık bölgesinde ekim yapılacaksa 800 – 1000 kök kıl istenen sonucu verir.
Sakal ekiminden sonraki günlerde birkaç hafta ciltte pembe bir görünüm, kıl köklerinde hafif kızarıklıklar görülebilir. Ancak yaklaşık 2 hafta sonra bu görünüm tamamen kaybolur. Ayrıca kılların alındığı bölgede de herhangi bir iz kalmaz. Enseden on bin kıl kökü alınması halinde dahi dikkat çekici bir eksiklik görülmemektedir. Kıl köklerinde meydana gelen kızarıklıklar birkaç yıkamadan sonra tamamen gider. Ancak sakal ve bıyık ekilen bölgenin ilk 24 saat yıkanmaması tavsiye edilir. Bu sürenin uzatılması daha iyi sonuçlar verecektir.
Sakal ekimi yapıldıktan sonra 2 – 3 gün içinde kıllar uzamaya ve belirginleşmeye başlar. Bu aşamada kıl köklerinde küçük sivilcelenmeler görülebilir. Ekimden sonraki günlerde uzamaya devam eden sakal makasla kısaltılabilir veya uzamaya bırakılabilir. Ancak işlemin başarılı olması için en az 1 ay traş olunmaması gerekir.
Sakal ekiminden sonraki 2. haftadan itibaren şok dökülme denilen bir dökülme yaşanabilir. Bunun için endişelenmeye gerek yoktur. Bu dökülmeden ortalama 4 ile 8 ay sonra ekilen tüm sakallar yeniden çıkacaktır. Sakal ekimi yapılan bölgedeki kıl köklerinde devam eden artış, ekimden sonraki 2 yıl boyunca devam eder.
Erkek estetiğinin önemli unsurlarından olan sakal ve bıyığın seyrek veya hiç olmaması, çeşitli sebeplerle dökülmesi bundan kısa bir süre öncesine kadar çözümsüz bir sorun gibi görünmekteydi. Ancak gelişen teknoloji ve saç ekimi yöntemlerinin sakal ekimi için de uygulanmaya başlamasıyla artık sakal seyrekliği veya yokluğu sorun olmaktan çıkmıştır. Sakal ekimi ile ömür boyu sağlıkla ve gür çıkan sakal ve bıyığa kavuşmanız mümkün.
Sakal ekimi yaptırmaya karar verdiyseniz öncelikle uzman bir ekiple çalışan iyi bir merkez bulmanız gerekir. Saç ekimi uygulaması yapılan merkezlerde sakal ekimi de yapılmaktadır. Ancak her saç ve sakal ekimi yaptığını iddia eden yere güvenerek hiçbir araştırma yapmadan uygulamaya geçmek doğru değildir. Her şeyden önce mevcut kıllarınızın sakal ekimi için uygun olup olmadığı, sakal ekimine yetecek kadar kıl kökünüzün bulunup bulunmadığı hususunda bir inceleme yapılması gerekir.
Diğer yandan tıpkı saç ekimi gibi sakal ekimi de lokal anestezi altında yapılmaktadır. Bu yüzden sağlık durumu anesteziye uygun olmayan insanlar için farklı çözümler denenmesi tavsiye edilir. Uygulamanın ne kadar süreceği, hangi tekniğin uygulanacağı, birden fazla seans gerekip gerekmediği gibi konularda da bilgi alınmalı ve sakal ve bıyık çizgisi için bir model oluşturulmalıdır. Bölgesel ekim yapılacaksa, ekim sıklığı ve vücudun hangi bölgesinden kılların alınacağı gibi hususlar da uygulamadan önce net bir şekilde belirlenmelidir. İstenmeyen sonuçların yaşanmaması için gerekli tüm incelemelerin yapılması ve uzman bir hekim tarafından uygulamanın gerçekleştirilmesi şarttır.